Bu özel gününüzde, özellikleri itibarıyla gizemi, doğaüstü olayları ve hatta dehşeti çağrıştıran bir destinasyona seyahat etmek ister misiniz? Lideri takip edin:
Pluckley Britanya’nın en perili köyü olma ününe sahip ve Guinness Dünya Rekorları Kitabı tarafından akredite edilmiştir. En az on iki hayalet sakinin olduğuna inanılıyor. Bunlar arasında derede boğulan bir çingene kadının hayaleti, bir öğretmenin asılmış cesedi ve Saint-Nicolas mezarlığını ziyaret eden bir bayan da yer alıyor.
Roslin, İskoçya, Çeşitli ürkütücü ruhların ve eserlerin musallat olduğu 500 yıllık Rosslyn Şapeli’ne ev sahipliği yapıyor. Şapelin yıllardır mühürlü olan orijinal mahzeninde Kutsal Kase’nin ve İsa Mesih’in mumyalanmış başının bulunduğuna dair söylentiler var. At sırtındaki bir şövalye ve beyazlar içindeki gizemli bir kadın gibi şapel ve çevresine musallat olan birçok ruhun hikayesi var.
Tintern Köyü, Galler mezarlıkta sıklıkla görülen keşişlerin ve karanlık figürlerin perili olduğu söylenen antik St. Mary Kilisesi’ne ev sahipliği yapmaktadır. Kilise kalıntılarında şeytani ritüellerin de kanıtları var ve yerel halk, bunların karanlık bir varlık tarafından uzak tutulduğunu söylüyor.
- Triora, İtalya’nın Ligurya Alpleri’nde Yüzlerce insanı kapsayan ve birçok kadının ölümüyle sonuçlanan cadı davalarıyla ilgili karanlık bir geçmişi var. 300’den fazla kadın cadı olmakla suçlandı ve sorguya çekildi, yaklaşık 50’si işkence gördü ve öldürüldü. Duruşmalarda şeytanla ilişki kurmak, zehirli iksir yapmak, kediye dönüşmek gibi suçlar işlendi.
Kuzey İspanya’nın terk edilmiş kırsal köyü Ocate, köylülerin canına mal olan üç salgının sonucu olduğuna inanılan çok sayıda hayalet görüldüğüne dair rapora konu oluyor. Gizemli ışıklardan, kaşiflere “gitmelerini” söyleyen tuhaf kadın ve çocuk seslerine kadar, şehir artık lanetli bir üne sahip.
Romanya’nın Bran kasabası Transilvanya’nın kalbinde yer almaktadır. Bran Şatosu olarak da bilinen Drakula Şatosu’na ev sahipliği yapmasıyla ünlüdür. Pek çok kişi, gizli geçitleri ve hayatta kalan ortaçağ işkence aletleriyle buzlu kalenin kötülüğü barındırdığına inanıyor. Efsaneler, en ünlü vampir Drakula’nın kaleyi, ruhları hâlâ kalede dolaşan masumların kanıyla beslenmek için bir sığınak olarak kullandığını söylüyor.
Son olarak Hırvatistan’ın Skrinjari köyü ölüm, cinayet ve tacizlerle dolu bir geçmişi var ama burası en çok terk edilmiş Skrinjari Evi ile tanınıyor. Evin, ölüleri sonsuz uykularından uyandıran bir mezarlığın üzerine inşa edilmesi nedeniyle lanetli olduğu söyleniyor. Mahalle sakinleri evin çevresinden rahatsızlık duyduklarını, hatta burada sık sık trafik kazalarının yaşandığını söylüyor.